Almanya’da Opel’in evi olarak da bilinen Rüsselsheim’daki hafif ticari geliştirme merkezinde düzenlenen etkinlikte üç markaya ait hidrojen yakıtlı araçların ilk basın test sürüşleri de gerçekleştirildi.

MAN İçten Yanmalı Hidrojen Kamyonları Sunan İlk Üretici Oluyor MAN İçten Yanmalı Hidrojen Kamyonları Sunan İlk Üretici Oluyor

Markanın elektrikli modellerinde kullanılan araç mimarisi üzerinde üretilen 1 tonluk yükleme kapasitesine sahip hidrojen yakıtlı modellerinde bulunan elektrikli motor bir yakıt hücresi  modülüyle destekleniyor. Elektrikli modellerde batarya paketlerinin bulunduğu arka yük alanı zemininde ise 3 adet hidrojen tankı uzunlamasına yerleştirilmiş. Bu tanklardaki hidrojen araca 350 kilometrelik bir menzil sağlıyor.  Ayrıca sürücü ve yanındaki yolcunun oturduğu koltuk altlarında bulunan nispeten küçük 2 batarya paketi ise araca 50 kilometrelik fazladan bir menzil sağlıyor.

400 kilometre menzil – 3 dakikada dolum

Stellantis yöneticileri, 400 kilometrelik menzile sahip olan hidrojenli araçların genelde uzun mesafe yol yapmasına rağmen hızlı bir yakıt dolumu isteyen kullanıcılar için uygun olduğunu, daha kısa mesafeli operasyonlar veya şarj altyapısı güçlü olan alanlarda elektrikli modellerin çözüm olduğunu aktardılar.

2022-2023 yıllarında yıllık yaklaşık 1000 adet hidrojenli araç satmayı planlayan Stellantis yöneticileri, 2024 yılında grubun 3,5 tonluk büyük vanlarının da hidrojenli alternatiflere sahip olacağını aktardılar. 2024 yılında yeni hidrojenli modellerle birlikte yıllık 10,000 adet hidrojenli hafif ticari araç hedefleniyor.

Öncelikli ülkeler Almanya ve Fransa

Hidrojenli ticari araçlar için öncelikli pazarlar olarak Almanya ve Fransa belirlenmiş. Bu ülkelerin seçiminde ülkelerin sıfır karbonlu araçlar için sunduğu güçlü teşvikler etkili olsa da temiz hidrojen yakıtı sağlayan dolum istasyon altyapısının varlığı da göz önüne alındığı verilen bilgiler arasında. Bugün sayıları 200 civarında olan hidrojen yakıtı istasyon sayılarının 2030 yılında 2500 noktaya ulaşması bekleniyor.

Tavares: “Müşterilerimize ihtiyaçlarına göre seçim yapma şansı sunuyoruz”

Etkinlikte konuşan Stellantis CEO’su Carlos Tavares, elektrikli ticari araçlarda bütün modellerinin elektrikli versiyonlarını sunma vaatlerini gerçekleştirdiklerini söyleyerek Avrupa’da pazar lideri olduklarını açıkladı. Menzil ve dolum hızında elektrikli modellere göre daha avantajlı olan hidrojenli modellerle birlikte kullanıcılarına kendi ihtiyaçlarına uygun aracı seçme şansı sunduklarını açıklayan Tavares, “Hidrojen teknolojisinin de farklı süreçlerde yeni ve daha gelişmiş yeni nesilleri olacaktır. Bu teknoloji henüz bireysel kullanıcılar ve küçük filolar için uygun olmasa da bir yerden başlamak zorundaydık. Biz bir altyapı şirketi değiliz. Hidrojen altyapısıyla ilgili sorunlar geliştirilecek politikalarla birlikte zaman içinde problem olmaktan çıkacaktır” dedi.

Tavares, grup markaları arasında yer alan RAM’in orta ve büyük pick-up modelleri için de hidrojen teknolojisi kullanmak için çalışmaların devam ettiğini de sözlerine ekledi.

 

Daha sonra söz alan Stellantis Ticari Araçlardan Sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı Xavier Peugeot ise 2025’te elektrikli araçların payının yüzde 30’a 2030 yılında ise yüzde 70’e ulaşmasını beklediklerini açıkladı. Daha hızlı dolum ve daha uzun ve menzil ve 0 emisyon olanaklarıyla özellikle B2B ihtiyaçlarını çözmeyi planladıklarını kaydeden Xavier Peugeot, Almanya ve Fransa’dan talep aldıklarını sözlerine ekledi.

Test sürüşünden notlar:

Enerjisini araçtaki hidrojen tanklarından ve bataryalardan gücünü ise yakıt hücreli ara ünite ile elektrikli motordan alan hidrojenli Stellantis’in orta van segmentindeki modelleri kesinlikle sessiz ve titreşimsiz bir sürüş sunuyor. Koltuk altlarındaki batarya paketlerinden dolayı içten yanmalı ve elektrikli modellere göre daha yüksek bir oturma pozisyonu ise iyi bir görüş sunuyor. 2 farklı uzunluktaki test araçlarında 3 farklı sürüş modu güç kullanımı ve enerjiyi geri toplamada değişken performans sunuyor. Ayrıca pek çok elektrikli araçta sunulan ve otomatik vites seçenekleriyle aynı yerde konumlanan B fonksiyon tuşu frenlemede daha fazla enerjiyi bataryada toplamanızı sağlıyor.

Elektrikli araçlarla benzer sürüş dinamikleri sunan hidrojenli araçlar maksimum olarak 110 kilometre hızla sınırlandırılmış. Sürücü destek ve güvenlik sistemlerini de sunan test aracımızla gerçekleştirdiğimiz hidrojen yakıtı doldurma işlemimiz ise yarım depoda yaklaşık 2 dakika sürdü. Bu da Stellantis’in hidrojenli araçları geliştirirken göz önüne aldığı elektrikli araçlarda yaşanan menzil gerginliğine karşı en önemli kozlarından biri olarak dikkat çekiyor.  

Editör: Akın Öcal