MAN, ilk etapta yaklaşık 200 içten yanmalı kamyon 2025 yılına kadar Almanya, Hollanda, Norveç, İzlanda ve Avrupa dışında seçtiği ülkelerdeki müşterilerine sunmayı planlıyor. “hTGX" olarak adlandırdığı ve mevcut TG kabini üzerinde geliştirdiği kamyonu bu yıl içinde müşterilerine teslim etmeyi öngören MAN, 2025’ten itibaren de sayıyı kademeli olarak artırmayı hedefliyor.

Bugüne kadar otomotiv endüstrisinde hidrojenden enerji üretme teknolojisi yakıt hücresi üzerinden gerçekleşirken özellikle ticari araç üreticileri son yıllarda hidrojeni motor içinde yakarak enerji üretimi üzerinde çalışmalarını yoğunlaştırmışlardı. 

Yollara çıkacak olan ilk içten yanmalı hidrojen kamyonu MAN hTGX; özellikle inşaat, tank veya kereste taşımacılığı gibi ağır işlerde alternatif sıfır emisyonlu tahrik seçeneği sunuyor. MAN hTGX, ayrıca yeterli şarj altyapısı olmayan bölgelerde ya da yeterli hidrojene sahip pazarlarda kullanılmak üzere batarya elektrikli kamyonlara çevre dostu alternatif olarak öne çıkıyor. Sıfır emisyon noktasında çalışmalarını sürdüren MAN, aynı zamanda 2023 yılından bu yana Avrupa'da elektrikli şehir otobüsleri pazarının lideri konumunda bulunuyor.

MAN Truck & Bus Satış ve Pazarlama’ dan sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Friedrich Baumann, konuyla ilgili yaptığı açıklamada "Karayolu yük taşımacılığını karbondan arındırmak için akülü-elektrikli araçlara odaklanmaya devam ediyoruz. Bu araçlar şu anda enerji verimliliği, işletme ve enerji maliyetleri açısından diğer tahrik konseptlerine göre büyük  avantajlara sahipler. Ancak, hidrojen yanmalı motorlarla çalışan kamyonlar, özel uygulamalara ve pazarlara yönelik faydalı bir çözümdür. Müşterilerimizin taşımacılık uygulamalarının büyük çoğunluğuna elektrikle çalışan kamyonlarla en iyi şekilde hizmet verebileceğimizi öngörüyoruz. Özel uygulamalar için hidrojen yanmalı sistem veya gelecekte yakıt hücresi teknolojisi uygun bir tamamlayıcıdır. Hidrojen yanmalı motor H45, kendini kanıtlamış D38 dizel motoru temel almakta ve Nürnberg'deki motor ve batarya fabrikasında üretilmektedir. Bilinen teknolojinin kullanılması, pazara erkenden girmemizin önünü açmasının yanında, hidrojen altyapısının hızlandırılması için de belirleyici ivme sağlıyor. hTGX ile sıfır emisyon portföyümüze cazip bir ürün daha ekledik" diye konuştu.

520 beygir gücü-600 kilometre menzil
MAN’ın yeni aracında kullandığı hidrojen tahriki, özellikle özel aks konfigürasyonu gerektiren veya kamyon karoserine duyulan ihtiyaç nedeniyle şaside batarya için yer bulunmayan özel taşıma görevleri için uygun bir model olarak öne çıkıyor. MAN hTGX, başlangıçta sunulan 6x2 ve 6x4 aks varyantlarında yüksek taşıma kapasitesi ve 600 kilometreye kadar azami menzil sunuyor. Kullanılan H45 hidrojen yanmalı motor ise, 383 kW /  520 beygir gücüne ve 900-1300 d/d'de 2500 Nm torka sahip. Hidrojenin motora doğrudan enjeksiyonu ile hızlı güç aktarımı sağlayan araç, 700 bar'a (CG H2) kadar sıkıştırılmış hidrojen ve 56 kg'lık depo kapasitesi ile 15 dakikadan kısa sürede yakıt ikmali yapabiliyor. MAN hTGX, 1 g CO2/tkm'den daha az CO2 salınımı ile yeni planlanan AB CO2 mevzuatı kapsamında "sıfır emisyonlu araç" kriterlerini de karşılıyor.

Yeşil Kamyon Ödülü Bir Kez Daha Scania’ya Yeşil Kamyon Ödülü Bir Kez Daha Scania’ya

Araştırma ve Geliştirmeden sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Frederik Zohm ise, yeni araç ve bu alandaki çalışmalar ile ilgili olarak şunları söylüyor: "AB düzeyindeki yeni CO2 düzenlemeleri, hidrojen yanmalı motorlara sahip kamyonları sıfır emisyonlu araçlar olarak sınıflandıracak. Bu da bu tür araçların CO2 filo hedeflerimize tam olarak katkıda bulunacağı anlamına geliyor. Bu araçlar, aynı zamanda akülü-elektrikli araçları tamamlayan seriye kapıları açıyor. Aracın sahip olduğu nitelikler sayesinde, müşterilerimiz örneğin geçiş ücreti indirimlerinden yararlanacaklar. Şirket olarak, MAN'ın Nürnberg tesisinde en yenilikçi motor teknolojisine ve hidrojenin yakıt olarak kullanımı konusunda onlarca yıllık deneyime sahibiz. Bunu kullanıyor ve MAN hTGX ile gerçek bir MAN deneyimi sunuyoruz. Yeni hidrojen yakıtlı  kamyon, denenmiş ve test edilmiş TG araç serisine dayanıyor. Araç, en yüksek seviyede kalitesi ve karmaşık olmayan bakımı ile de müşterilerimizi etkiliyor. MAN olarak, batarya teknolojisi ve hidrojene dayalı yakıt hücresi teknolojisini araştırmaya devam edeceğiz. H2 yakıt teknolojisi de MAN'da hazırlık aşamasında bulunuyor. Ancak bu teknolojinin gerçekten pazara hazır ve rekabetçi olması için birkaç yılın daha geçmesi gerekiyor."

Hidrojenle geçen yıllar
MAN Truck & Bus, hidrojenle çalışan ilk otobüsünü, 1996 yılında Hannover Fuarı'nda tanıtmıştı. SL 202 şehir içi otobüsü, hidrojenle çalışmak üzere modifiye edilmiş bir doğal gaz motorundan güç alıyordu. Hannover Fuarı'nın ardından araç, Erlangen'de dokuz ay süren bir test aşamasını tamamladı ve bu süre zarfında 13.000 kilometre yol kat ederek, 60.000 yolcu taşıdı. Otobüs nihayet 1997'de Münih'e ulaştı ve burada düzenli bir şekilde başarıyla kullanıldı. Bunu 1998 yılında Münih Havaalanı için 2008 yılına kadar kullanılan üç körüklü otobüs ve 2006 ile 2009 yılları arasında hidrojenle çalışan 14 otobüs daha takip etti.
MAN, ayrıca ticari araçlarla ilgili deneyimlerine ek olarak, MAN Engines bölümü için hidrojen motorunu karayolunda ve su üzerinde çok çeşitli uygulamalarda geliştiriyor ve test etmeye devam ediyor.
 

Editör: Akın Öcal