Avrupa Otomobil Üreticileri Derneği (ACEA) ve Avrupa Otomobil Tedarikçileri Derneği (CLEPA), Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula Von der Leyen'e hitaben yazdıkları mektupta, Avrupa otomotiv endüstrisinin geleceği hakkında yapılacak Stratejik Diyalog toplantısından beklentilerini dile getirdiler. ACEA ve CLEPA 12 Eylül'deki diyaloğun AB'nin otomotiv değer zinciri politikasını günümüzün değişen pazar, jeopolitik ve ekonomik gerçeklerine uygun olarak yeniden ayarlamak için uygun bir fırsat sunduğuna işaret ettiler.

Karayolu taşımacılığı için mevcut CO2 azaltım çerçevesinin kabulünden bu yana, endüstriyel, ekonomik ve jeopolitik gerçeklerin büyük ölçüde değiştiğine işaret eden otomotiv üreticileri ve tedarikçileri AB'nin iklim hedeflerine ulaşırken aynı zamanda Avrupa'nın rekabet gücünü, sosyal uyumu ve tedarik zincirinin dayanıklılığını korumak için otomotiv stratejisinin de buna uygun olarak gelişmesi gerektiğini vurguladılar.

Avrupa Birliği’ne yazılan mektupta öne çıkan bazı cümleler şu şekilde: “AB şu anda yeni araçların tedarikinde üreticileri düzenlemektedir, ancak geçişi mümkün kılacak koşulları sağlamamaktadır. Avrupa, batarya değer zincirinde neredeyse tamamen Asya'ya bağımlıdır, şarj altyapısı dengesiz bir şekilde dağılmıştır, elektrik fiyatları da dahil olmak üzere üretim maliyetleri yüksektir ve AB'nin ABD'ye yaptığı araç ihracatına uygulanan yüzde 15'lik gümrük vergisi gibi önemli ticaret ortaklarının uyguladığı gümrük vergileri yük oluşturmaktadır. Ellerimiz arkada bağlıyken dönüşüm yapmamız isteniyor.

Sonuç olarak, batarya ile çalışan elektrikli araçların pazar payı hala olması gereken seviyeden çok uzak: otomobillerde yaklaşık yüzde 15, vanlarda yaklaşık yüzde 9 ve kamyonlarda yüzde 3,5. Bazı AB pazarları ilerleme belirtileri gösteriyor, ancak müşterilerin büyük bir kısmı alternatif güç aktarma sistemlerine geçme konusunda hala temkinli.

Karbonsuzlaşma sürecinde teşvik talebi
Avrupalı tüketiciler ve işletmeler için geçişi bariz bir tercih haline getirmek için, şarj için daha düşük enerji maliyetleri, satın alma sübvansiyonları, vergi indirimleri ve kentsel alana elverişli erişim dahil olmak üzere çok daha iddialı, uzun vadeli ve tutarlı talep tarafı teşviklerine ihtiyaç vardır. Çoklu tahrik teknolojileri de pazarın kabulünü hızlandırır ve gerçek dünya koşullarında karbonsuzlaşma hedeflerine ulaşılmasını sağlar.

2030 ve 2035 CO2 hedeflerine ulaşmak mümkün değil
Avrupa'nın otomotiv endüstrisi için dönüşüm planı, idealizmin ötesine geçerek mevcut endüstriyel ve jeopolitik gerçekleri kabul etmelidir. 2030 ve 2035 için belirlenen katı otomobil ve hafif ticari araç CO2 hedeflerine ulaşmak, günümüz dünyasında artık mümkün değildir. Bunun yerine, karayolu taşımacılığındaki mevcut CO2 azaltım yol haritası, AB iklim hedeflerine ulaşılmasını sağlarken, aynı zamanda Avrupa'nın endüstriyel rekabet gücünü, sosyal uyumunu ve tedarik zincirlerinin stratejik dayanıklılığını da korumak için yeniden ayarlanmalıdır.

Başarılı bir karbonsuzlaşma, yeni araç hedeflerinin ötesine geçmeyi gerektirir; mevcut filodan kaynaklanan emisyonların ele alınması (örneğin, filo yenilemesinin hızlandırılması), mali ve satın alma teşviklerinin genişletilmesi (şirket araçları ve vanlar dahil) ve toplam sahip olma maliyetini dengelemek için kamyon ve otobüsler için önlemlerin alınması gerekir.

Otomobiller ve vanlar için CO2 standartlarının yakında yapılacak revizyonu, rotayı düzeltmek ve çok ihtiyaç duyulan esnekliği, endüstriyel perspektifi ve pazar odaklı yaklaşımı yasalara dahil etmek için bir fırsattır. Artık cezalar ve yasal zorunlulukların tek başına geçişi sağlayamayacağı açıktır.

Hibrit ve verimli içten yanmalı motorlu seçenekler masada olmalı
Teknoloji tarafsızlığı, tüm teknolojilerin karbonsuzlaşmaya katkıda bulunabilmesini sağlayan temel düzenleme ilkesi olmalıdır. Elektrikli araçlar bu dönüşümün öncüsü olacak, ancak (plug-in) hibritler, menzil uzatıcılar, yüksek verimli içten yanmalı motorlu (ICE) araçlar, hidrojen ve karbonsuz yakıtlar için de yer olmalıdır.

Plug-in hibrit araçlar gibi önemli geçiş teknolojilerinden daha iyi yararlanmak, karbonsuzlaşma hedeflerine ulaşmak, tüketicileri yeşil dönüşüme dahil etmek ve bu teknolojiye olan talebin yüksek kalacağı ihracat pazarlarına hizmet etmek açısından kritik öneme sahip olacaktır.

Kamyon ve otobüste tüm paydaşlar sürece dahil olmalı
Ağır hizmet tipi kamyonlar ve otobüsler için CO2 düzenlemesi de mümkün olan en kısa sürede gözden geçirilmelidir. Pazarın bu farklı segmenti, ticari karayolu taşımacılığı sektöründeki tüm paydaşların dönüşümü başlatması için sağlam iş modelleri gerektirir. Bu, 2027 yılına kadar bekleyemez.

Son olarak, Komisyon, Avrupa'nın hayati üretim kapasitesini ve teknolojik bilgi birikimini koruması için gerekli önlemleri almalıdır. Üretimi sürdürmek için Avrupa'nın rekabet gücünü artıracak politikalar olmadan, bu geçiş süreci endüstriyel temelimizi zayıflatarak inovasyonu, kaliteli istihdamı ve tedarik zincirinin dayanıklılığını tehlikeye atabilir.

Özçiçek İnşaat’a İkinci 10 Adetlik Renault Trucks K Xtrem Teslimatı
Özçiçek İnşaat’a İkinci 10 Adetlik Renault Trucks K Xtrem Teslimatı
İçeriği Görüntüle

Daha fazla pragmatizm ve esneklik
Ortak bir hedefimiz var, ancak Avrupa otomotiv sektörünün motorunu çalışır durumda tutmak için bu yolculukta daha fazla pragmatizm ve esneklik gerekiyor.”